Dünya savaşlarını gördüğümüz, imparatorlukların yıkıldığı ve ülkelerin kurulduğu son 142 yılda 9 ayrı kuşağa bölündük.

Avustralyalı araştırma şirketi McCrindle’ın verilerine göre, 2010-2024 yılları arasında sahnede olan 8. kuşak Alfa kuşağının hemen arkasından 2025-2039 yılları arasında doğacak olan 9. kuşak, Beta kuşağı geldi. Bu yeni kuşağın, dünya nüfusunun yaklaşık yüzde 16’sını oluşturacağı ve önemli bir kısmının 22. yüzyılı göreceği tahmin ediliyor.

Beta kuşağı ismi, tıpkı Alfa kuşağında olduğu gibi, sosyal araştırmacı Mark McCrindle tarafından ortaya atıldı. Peki bu kuşağı kendi dönemlerinde neler bekliyor?

Beta kuşağı, hayatını yapay zeka ve otomasyon teknolojileri ile şekillenen bir dünyada geçirecek. Bu nedenle 9. kuşağın karakteristik özelliklerini yapay zeka ve küresel nüfus değişimleri etkileyecek.

Araştırmacılar, bu kuşağın karşılaşacağı en büyük zorluklar arasında iklim değişikliği, sosyal medya etkileri ve dijital bağımlılık gibi konuları sıralıyor. Zira, Pew Araştırma Merkezi tarafından 2023 yılında yapılan bir çalışmada, öğrencilerin yüzde 20’sinin okul ödevlerinde yapay zeka araçlarını kullandığı belirtildi. Bu durum, Beta kuşağının teknolojiye daha fazla entegre olacağını gösteriyor.

Uzmanlar ayrıca sosyal medyanın çocuklar üzerindeki olumsuz etkilerine de dikkat çekiyor. Sosyal medya bağımlılığı ve bilgi kirliliği, Beta kuşağının karşılaşacağı en büyük risklerden biri olarak görülüyor.
Gördüğünüz gibi, Beta kuşağının toplumsal zorluklarla nasıl başa çıkacağı şimdiden merak konusu. Ancak bir gerçek var: Bu kuşak, teknoloji ile insanlığın kesişim noktasında büyüyecek ve geleceğin dünyasını şekillendirecek.

Peki siz bu kuşağı nasıl yorumluyorsunuz? Bizimle paylaşmayı ve Odatv’yi takip etmeyi unutmayın.